Hakan TURCAN
hturcan@gmail.com
Sokak hayvanları için çözüm ne?
10/02/2013 Hayvan Hakları Savunucuları olarak bizler, çok vahim maddeler içeren bu yasa tekliflerine karşı olduğumuzu net bir şekilde ifade ettik. Türkiye’nin her köşesinde, binlerce hayvanseverin katıldığı dev yürüyüşler düzenlendi! Yasa tekliflerinin geri çekilmesi için binlerce kişi hep bir ağızdan “ÖLÜM YASALARINA HAYIR!” diyerek haykırdı. Verilen tepkiye karşı hükümet sessizliğini koruyor ve henüz geri adım atılmadı. Orman ve Su İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu, yasa tekliflerini hayvanseverler ve STK’lar ile birlikte hazırladıklarını söylese de bunun inandırıcı olmadığı çok açık bir şekilde görüldü. 2004 yılında TBMM’de kabul edilen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’na göre sokak hayvanları, geçici bakım evlerinde rehabilite edilerek, kısırlaştırılarak alındıkları yere bırakılmak zorunda. Yani Hayvanlar Özgür Yaşamalı! Şimdi gelelim kanunun nasıl uygulandığına. Kanun uygulanıyor mu? Hayır! Kanun uygulanmıyor, daha doğrusu uygulanamıyor! Ne demiştik, Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi. Hayvanların kısırlaştırılmaları için gerekli olan bir merkez. Peki Kocaeli’de var mı böyle bir merkez? Evet var. Biri Köseköy’de, diğeri ise Gebze’de. Gebze’yi her konuda olduğu gibi bu konuda da ayrı tutuyorum. Ne Karamürsel’den, ne Gölcük’ten, ne Körfez’den, ne de Kartepe’den kimse kalkıp da Gebze’ye gitmez. Herkesin gideceği yer Kartepe Sokak Hayvanları Geçici Bakımevidir. Şimdi bu sözlerden şunu anladınız değil mi? “Demek ki, hayvanımızı alıp bakımevine götürüp kısırlaştırabiliriz.” Olması gereken budur tabi ama hemen heveslenmeyin. Evde baktığınız hayvanlardan zaten bahsetmiyorum. Sokağınızda, mahallenizde beslediğiniz, küpesi olmadığını gördüğünüz bir hayvanı bile öyle alıp götüremezsiniz bakımevine. Aslında yapılması gereken tam olarak şudur. Ararsınız belediyenizi, anlatırsınız durumu. “Şu mahallede, şu sokakta bir sahipsiz hayvan var, onun rehabilite edilmesini, kısırlaştırılmasını tekrar aynı yere bırakılmasını talep ediyorum” diyerek vatandaşlık görevinizi yaparsınız. Bazıları gibi car car bağırıp da zavallı hayvanları şikayet etmediğiniz için bravo! Ama çok beklersiniz! Ya da hiç beklemeyin! Sonra şöyle düşünebilirsiniz: “En güzeli ben kendi imkanlarımla götüreyim, bekleyip alıp geri getireyim, insanlık görevimi yapayım. Sonuçta benim mahallemde, benim korumam altında, her şeyiyle ilgileneyim” Son derece iyi niyetle, insani duygularla ararsınız bakımevini, anlatırsınız durumu. Öyle kolay değil anlatmak. Bi’kere kedi ya da köpek sizin olmamalı, sahipsiz olmalı. Hem siz sahipsiz köpeği neden götürüyorsunuz ki bakımevine. Başka işiniz mi yok? Yoksa deli misiniz? Hadi anlattınız diyelim, hayvanları çok sevdiğinizi, onlara kıyamadığınızı, beslediğinizi, sağlıklı bir şekilde yaşamalarını istediğinize inandırabildiniz belki. Ama öyle kolay değil bakımevinden randevu almak. Ya da alırsınız randevuyu ama sürekli ertelenir, gidemezsiniz, haftalarca beklersiniz. Israrlı davranırsanız başarılı olma şansınız var. Bir ihtimal, hayvan dostunuzun tedavi ve kısırlaştırmasını yaptırabilirsiniz. Yaptırabilene bravo! Personel yetersiz, tesis yetersiz! Hayvanlar için yatırım yapılmıyor. Şu an hayvanlar için yapılan tek yatırım, mevcut yasaya aykırı olmasına rağmen gözlerden uzak, doğal yaşam parkı adı altında inşa edilen bir hayvan hapishanesidir! Diyeceğim odur ki; 5199 sayılı kanun uygulanmıyor! Uygulanıyor gibi lanse ediliyor ama gerçekte uygulanan, hayvanların insanların yaşadığı bölgelerden toplanarak, hiçbir işlem yapılmadan ormanlık alanlara bırakılmasıdır. Ve bu tamamen kanuna aykırıdır! Kanun uygulansaydı sokaklarda küpesiz köpek görmezdik! Kanun uygulansaydı, bir lokma yiyecek olmayan ormanlar, zavallı hayvanlarla dolmazdı! Kanun uygulansaydı, geçen sekiz sene boyunca, sokak hayvanları kontrol altına alınabilirdi! Kanun uygulansaydı, istifçiler hastalıklarının kurbanı olacak hayvan bulamazlardı! Kanun uygulansaydı, insanlar da hayvanlar da rahat ederdi! Her zaman söylüyorum ve söylemeye devam edeceğim! Bizlerin gideceği çeşit çeşit hastane varken, yaşamak en doğal hakları olan hayvan dostlarımız için neden bir tane bile hastane yok? Çözüm; her ilçeye standartları yüksek birer Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi, her ile ise tam teşekküllü birer Hayvan Hastanesi kurulması, yeterli, hayvansever personel istihdam edilmesidir. Sevgiye kalın... |
|
|
Yorumlar |
| Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
| Tahir Başkan’a Güveniyoruz - 13/02/2025 |
| Son sekiz aydır sahipsiz hayvanlar konusunda her gün acı haberler duymaktan bitap düştük. “Katliam Yasası”nın yürürlüğe girmesiyle milyonlarca insan, masum canların katledilmesine şahit oldu ve bu durum hepimizi derinden yaraladı. |
| Sorun hayvanlar değil, onları şikayet edenler! - 03/03/2013 |
| Bugün Kocaeli yerel basınında yayınlanan bir haberi yorumlamak istiyorum. |
| Şok İhale! - 15/02/2013 |
| Kocaeli Büyükşehir Belediyesi şok ihaleyi açtı ve teklifleri aldı. İzmit-Kandıra yolu'nun 18'inci kilometresindeki 40 haneli Sarıhocalar Köyü yakınında 170 dönümlük bir alanda yapacağı hayvan barınağı için çalışmalar aylar öncesinden başlamıştı. |
| Yay gibi gerildik, bekliyoruz! - 10/02/2013 |
| Neden mi? Hayvanların Hakları için! |
| Hayvanları Hapsetmeyelim! - 10/02/2013 |
| Tarih: 25 Kasım 2009 Çarşamba Saat: 13:30 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, janjanlı haberlerle, gümbür gümbür reklamlarla, Sokak Hayvanlarını Kısırlaştırma ve Aşılama Geçici Bakım Evi'nin açılışını yaptı. |
| Elinizi vicdanınıza koyun! - 10/02/2013 |
| Uzun bir süredir hayvan hakları konusunda çalışmalar yapıyoruz, sizleri bilgilendirmeye, doğruyu yanlışı göstermeye çalışıyoruz. |
| Böyle sevgi olmaz! - 10/02/2013 |
| Tarih: 25 Kasım 2012 Pazar Saat 09:30 |
| Bak sen Kandıra Belediyesi'nin yaptığına! - 10/02/2013 |
| Kocaeli Doğa ve Hayvan Dostları Dernek Başkanı arıyor. Sesi telaşlı, Kandıra’dan ihbar geldiğini söylüyor. |
| Hayvanları Anlamak - 10/02/2013 |
| Bizden beklentileri biraz sevgi, biraz da yiyecek sadece. Bir kap mama karşılığında bütün sevgilerini vermeye hazırlar. İtilip kakılmayı, hor görülmeyi hiç ama hiç hak etmiyorlar. |