LÜTFEN BURAYA TIKLAYARAK ÖNCE HABERİ SONRA YAZIYI OKUYUN

Köpeklerin kontrolsüz üremelerinin tek nedeni belediyelerdir. 2004 yılında yürürlüğe giren hayvanları koruma kanunu, belediyelere geçici bakım evi ve hayvan hastaneleri açmalarını emrediyor. 8 yıl geçmesine rağmen, 12 ilçe belediyesinin hiçbirinde bakım evi yoktur. Kocaeli'de bir tane bile hayvan hastanesi kurulmadı. Belediyeler, şikayet edilen hayvanları toplayarak oradan oraya atmaktadırlar. Kısırlaştırma olmadığı için üreme sürekli devam ediyor. Köpekler ürüyor, insanlar istemiyor. Hayvan dostları onları korumaya çalışıyor. Beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Çocuklarını korumak içgüdüsüyle ya da korktukları için hayvanları belediyeye şikayet eden insanlar ise onlara ne olduğunu bile bilmiyorlar. Hemen söyleyeyim. Sizin mahallenizden alınıyor, gözden uzak boş arazilere ya da ormanlara bırakılıyorlar. Çoğu geri dönüşe geçiyor ve yollarda telef oluyor. Çoğu da açlık ve hastalıkla boğuşuyor. Herkesin şunu bilmesini isterim ki, kim köpeklerin varlığından rahatsız oluyor ve onları şikayet ediyorsa, bilmelidirler ki onların ölüm fermanlarını imzalıyorlar. Bu şikayetleri dikkate alarak köpekleri toplayan belediyelerde suç işliyorlar.
Belediyeler, hayvan sevgisi ve hayvanları anlamak konulu eğitim çalışmaları yapmıyorlar. İnsanlar bilinçlendirilmiyor.
Çok net görülüyor ki, 5199 sayılı hayvanları koruma kanunu uygulanmıyor. Hayvanları koruyan, amacı onların rahatça yaşamasını sağlamak olan bir kanun var ama hayvanlara hala sağlıklı bir yaşam sağlayamadık.
Hala onları şikayet eden insanlar var. Sorun sokak köpekleri değil. Sorun onları görmeye dayanamayan ya da onlardan korkan insanlar. Bu korkular aşılamayacak korkular değil.
Her gün yaşanan trafik kazalarına rağmen araba kullanmaktan vazgeçmiyorsak, sokak köpeklerinden korkmamayı da öğrenmemiz, öğretmemiz gerekiyor.